Archive

Bu çalışmada Şanlıurfa’da Mezopotamya’nın kuzeyinde Bereketli (verimli) Hilal’in tam ortasında Neolitik Dönem’in Çanak Çömleksiz evresine tarihlenendünyanın ilk anıtsal inanç merkezi olan Göbekli Tepe’nin tarihsel kronolojileri ve belirleyici özellikleri üzerinde durulmuştur. Ayrıca ülkemizde Neolitik Dönem’e aityerlerin özellikleri hakkında özet şeklinde bilgiler de verilmeye çalışılmıştır. Dünyanın ilk anıtsal inanç merkezi olan Göbekli Tepe konusu öncesinde birinci bölümde Taş çağları, Neolitik Dönem ve Yukarı (Kuzey) Mezopotamya’da Neolitik Dönem’in değerlendirilmesi konuları incelenmiştir. Göbekli Tepe benzeri yapıları barındıran arkeolojik alanlar ile Göbekli Tepe anıtsal inanç merkezindeki kült yapıları farklı açılardan ele alınmıştır. Göbekli Tepe anıtsal inanç merkezi ve buinanç merkezindeki kült yapıları hakkındaki bilgiler ise tezin ikinci bölümünde incelenmiş olup bir değerlendirme şeklinde

Öz: Bu makale Neolitik döneme ait ve Anadolu’da inşa edilen ilk tapınak olma özelliğine sahip Göbeklitepe’yi ele almaktadır. Arkeologlara göre burası in- sanlığın en eski tapınaklarından biridir. Göbeklitepe, yerleşik hayattan ve tarımsal üretimden yoksun olan avcı-toplayıcı toplulukların dinsel inanışları hakkında çok önemli bilgiler sunar. Bu tapınak, arkaik insanların dinden ve inançtan yoksun ilkel bir hayat sürmediklerini, aksine bir inanca sahip olduklarını, inançlarını yaşamak için tapınak inşa ettiklerini ve zengin bir dinî sembol kullandıklarını göstermektedir. Göbeklitepe, insanların yerleşik hayata geçip kendisi için konut yapmadan, hayvanları evcilleştirmeden ve tarımsal üretime başlamadan önce dinî ihtiyaçlarını karşılamak için tapınak yaptığının bir göstergesidir.

Göbekli Tepe Neolitik Dönem’in başlarında avcı-toplayıcı yaşam biçimi ve ona dayalı kültür devam ederken, bir taraftan da insanlar yerleşik yaşama geçmiş, tarıma ve hayvancılığa doğru ilk adımları atıyorlardı. Ancak bu yenilikler henüz tam olarak yerleşmemişti; binyıllardan süzülüp gelen yaşam biçimini bir anda terk etmek mümkün değildi. İşte Göbekli Tepe böyle bir ortamın ürünüdür.

Preliminary Site Conservation Inspection and First Mortar and Plaster Documentation Report The circa 150-meter-long and 300-meter-wide Early Neolithic site of Göbekli Tepe (Belly Hill) is situated about 15 kilometers northeast of the modern city ofŞanlıurfa in southeastern Turkey at the highest point of an elongated mountain range. Since 1995, archaeological work by the German Archaeological Institute (DAI) has been carried out under the direction of Prof. Dr. Klaus Schmidt. Göbekli Tepe is not a settlement but a sanctuary, probably a regional centre where communities met to engage in complex rites. This interpretation is supported by the fact that the annual excavation seasons since project inception have provided no evidence

Alternatif Bir Bakış (Göbekli Tepe, Sayburç). Göbekli Tepe Neolitik kültüründeki sembolizmin en şaşırtıcı ve ayırt edici özelliklerinden birisi hayvanların yaygın olarak kullanılmasıdır. Şimdiye kadar yapılan yorumlar daha çok hayvanların yabaniliği ve bu dönem insanların spiritüel dünyasında oynadıkları roller ile ilgili olmuştur. Söz konusu bakış açısı bu dönemde, insan ile hayvanlar arasında sınırlı bir fiziksel etkileşimin olduğu sonucuna götürmekteydi. Bu çalışma Güneybatı Asya’daki yeni arkeofaunal veri ve yaklaşımlardan ve Göbekli Tepe Neolitik kültür bölgesinde arkeolojik çalışmalarda genellikle göz ardı edilen tuzak alanları ekonomisinden hareket ederek bu bölgede kihayvan sembolizmine alternatif bir bakış sunacaktır. Çalışma bölgedeki özellikle hayvan sembolizminden hareketle, ölümcül hayvan-insan ve hayvan-hayvan müsabakalarıyla ilişkilendirilebilecek ritüellerin yapılmış olabileceğini iddia edecektir.

Şimdiye dek keşfedilen en erken tarihli insan yapımı kült mimari, Şanlıurfa’nın 15 kilometre kuzeydoğusunda yer alan Göbekli Tepe’de ortaya çıktı. Günümüzden yaklaşık 10 bin yıl önce bilinçli olarak toprakla doldurulmuş ve yükseltilmiş olan bu anıtsal yapılar, son Buzul Çağının ardından, Çanak Çömleksiz Neolitik olarak adlandırılan dönemde avcı-toplayıcı gruplar tarafından inşa edilmişti.

Geçtiğimiz 30 yıl içerisinde Yukarı Mezopotamya’nın Erken Neolitik Dönemi üzerine sahip olduğumuz bilgiler köklü değişikliklere uğradı. Bölge uzun bir süre boyunca bu döneme ilişkin araştırmalarda çevresel bir role sahipti. K. Kenyon’un Eriha’daki çalışmalarının ardından, besin üretiminin köklerini araştıran arkeologlar, uzun bir süre Güney Levant bölgesine yöneldi. Eriha’dan elde edilen veriler, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönemin, Çanak Çömleksiz Neolitik A (MÖ yaklaşık kal. 9600- 8800) ve Çanak Çömleksiz Neolitik B (MÖ yaklaşık kal. 8800-7000) olmak üzere iki alt döneme ayrıldığını gösterdi. Ancak Eriha’da yapılan keşiler bununla sınırlı değildi. Yapılan araştırmalarda keşfedilen duvar ile ünlü kule yapısı, bir “kent”te yaşamakta olan bir erken hiyerarşik topluluğun varlığına ilişkin kanıt olarak değerlendirildi. Keşfin

Erinnerungsorte sind Kristallisationspunkte für das kollektive Gedächtnis einer sozialen Gruppe. Es muss sich hierbei nicht unbedingt um einen geographischen Ort handeln, es können ebenso mythische Gestalten, bestimmte Ereignisse oder Kunst- werke sein, die den Erinnerungsort bilden. Diese „Orte“ besitzen eine besondere, aufgeladene, symbolische Bedeutung, die für eine bestimmte Gruppe eine identitätsstiftende Funktion hat – auf dieser Grundlage jedenfalls sammelte der französische Historiker PIERRE NORA den Stoff für eine siebenbändige Veröffentlichung über die Erinnerungsorte Frankreichs,2 eine Arbeit, die in Deutschland (und einigen anderen Ländern Europas) schnell eine Nachahmung gefunden hatte, auch wenn die deutsche Ausgabe mit ihren drei Bänden3 nicht ganz so üppig ausfiel wie das französische Werk.

A Preliminary Report on the 1995-1999 Excavations The PPN mound of Göbekli Tepe is situated on top of a mountain north of the Harran plain, near the town of Sanliurfa in Southeastern Turkey. No comparable site is known so far in the Near East in terms of the topographical setting, its megalithic architecture, large scale stone sculptures and several other unusual items. The importance of the religious function of this site can hardly be denied. To the common model of Early Village Farming Communities of the Near East, molded by ecological and economical factors, Göbekli Tepe offers a quite different point of view.

Der Göbekli Tepe ist erstmals im Rahmen eines 1963als Gemeinschaftsprojekt der Universitäten Chicago und Istanbul durchgeführten Surveys als archäologischer Fundplatz erkannt worden. In seinem Bericht zu diesen Arbeiten schildert Peter Benedict (1980) den Ort als von Einsenkungen untergliederten Komplex von Erhebungen aus roter Erde, deren Hänge von Feuerstein geräten übersät seien. Zwei kleine Friedhöfe befänden sich im Bereich der Fundstelle. Der Eindruck des Survey teams lässt sich gut anhand vonLuftbildern nachvollziehen, die vor dem Beginn der Grabungsarbeiten entstanden (Abb. 1). Tatsächlich liegt der Göbekli Tepe als rot-brauner Hügel von bis zu 15 m Mächtigkeit und etwa 300 m Umfang als herausragendes Geländemerkmal auf dem höchstenPunkt der Germuş Berge. Er hebt sich weithin sichtbar von den umliegenden Kalkstein plateaus

Stay in touch with the latest findings, research & upcoming tours.